ağız yapmak ne demek?

  1. Birini kandırmak, yanıltmak amacıyla duygularını, düşüncelerini olduğundan başka türlü gösterecek biçimde konuşmak: “Kaçacağım, tövbeler olsun, bir fırsatını bulayım diye ağız yaptı.” -M. Ş. Esendal.
  2. (en)Shuffle.

ağız yangısı

  1. Ağız boşluğunun yüzeysel, ülserli veya derin yangısı, stomatitis, hlk. sülak. Kimi sistemik viral hastalıkların tanısı bakımından önemlidir. Dil, diş eti, dudak ve damak da ikincil olarak etkilenebilir.
  2. (en)Stomatitis.

ağız yanı

  1. Bkz. akış aşağı.

yapmak

  1. Yol almak
  2. Bir harekete, işe başlamak veya bir hareketle, işle uğraşmak
  3. Salgılamak, çıkarmak
  4. Dışkı çıkarmak
  5. Gerçekleştirmek
  6. Tehdit yoluyla birini herhangi bir duruma düşürmek
  7. Evlendirmek
  8. Bir durum yaratmak
  9. Edinmek, sahip olmak
  10. Bir kimseye bir meslek kazandırmak, yetiştirmek

Türetilmiş Kelimeler (bis)

ağız yangısıağız yanıağız yaymakağız yemese, yüz utanmazağız yer, yüz utanırağızağız açıklığıağız açınığıağız açısıağız açısı atardamarıağız açmakağız açtırmamakağız ağızaağız ağıza vermekağız alanıağıağı ağacıağı bakısıağı balıkçılığıağı çiçeğiyapmakyapmak istemekyapmak istememekyapmak pek de kolay değilyapmak üzereyapmak üzere olmakyapmak yada bozmakyapmak zorunda kalmakyapmakla meşgul olmakyapmakla şeref duymakyapmayapma aydınlatmayapma beyapma bebekyapma bezem
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın