yargı önünde ne demek?

  1. (en)In justice.

in

  1. Yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk.
  2. Mağara.
  3. İnsan.
  4. Bkz. kovuk, mağara.
  5. Koyun pisliği
  6. (edat) içinde, -de, -da
  7. (en)Lair.
  8. (en)Cave.
  9. (en)Hole.
  10. (en)Burrow.

yargı özeti

  1. Ceza yargılama yöntemine göre duruşma sonunda sanığın yargılılığına, kurtulmasına, duruşmanın durdurulması ya da düşmesine ilişkin yargının bu temel noktaları belirten bölümü.
  2. (fr)Dispositif d'un jugement

yargı

  1. Kavrama, karşılaştırma, değerlendirme vb. yollara başvurularak kişi, durum veya nesnelerin eleştirici bir biçimde değerlendirilmesi, hüküm.
  2. Yasalara göre mahkemece bir olay veya olgunun doğuşuna etken olan sebeplerin de göz önünde bulundurularak değerlendirilmesi sonucu verilen karar, kaza
  3. Mahkeme.
  4. Yüklemle bildirilen karar veya düşünce: Geleceksin, gideceğiz, yapsın vb.
  5. Devletin türe düzenini korumaya ilişkin bağımsız bir yargıç kuruluşunca yaptığı görev ile türe uyuşmazlıklarının yargılıklarda çözümlenmesi eylemi.
  6. Yargıcın gördüğü bütün davaları, olaya ilişkin yasalara göre çözümlemek için söylediği en son söz.
  7. Hüküm, muhakeme.
  8. Adalet.
  9. (en)Estimation.
  10. (en)Judgment.

önünde

  1. Oyun alanının seyirciye en yakın düzeyi.
  2. (en)In front of.
  3. (en)Before.
  4. (en)A) in front of b) before.
  5. (en)In sb's presence.
  6. (en)In the presence of sb.
  7. (en)Below.
  8. (fr)Devant

Türetilmiş Kelimeler (bis)

yargı özetiyargıyargı alanıyargı belgesiyargı çektiriminin ertelenmesiyargı çevresiyargı denetimiyargı erkiyargı gücüyargı hakkıyargı harçlaryargayaryar beni ansın bir koz ile, o da çürük çıksınyar dan atmakyar olmakyar yar yalvarmakönündeönünde ardında gidilmezönünde diz çökmekönünde eğilmeönünde gitmekönünde olmakönünde saygı ile eğilmekönünde sonundaönünde söylemekönündelik haliönü açık giysiönü alınmakönü beş sütunluönü sıraönü sıra gitmek
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın