long live ne demek?
- Yaşa, yaşasın
- Yaşa!, yaşasın!
long lived
- Uzun süreli
- Uzun ömürlü
long lived assets
- Bir işletmeden uzun süre kullanılan varlıklar
- Uzun ömürlü varlıklar
live
- Canlı, naklen
- Hayat dolu
- Yaşamak
- Oturmak, ikamet etmek
- Geçinmek, ömür sürmek
- Canlı, diri, zinde, hayat dolu
- Hayata ait, yaşayanlara ait
- Beslenmek
- Geçirmek, sürmek live a double life iki yüzlü hayat yaşamak
- Sağ olmak, hayatta olmak
Türetilmiş Kelimeler (bis)
long livedlong lived assetslong lifelong lastinglong leggedlong legged buzzardlong accountlong actinglong afterlong after a friendlong agolonglong and narrow corridorlong armlong backless sofalong beforeloncalonca damgasılonca devletilonca sosyalizmilonca ustasılivelive a dogs lifelive a double lifelive a healthy lifelive a lielive a life of pleasurelive an obscure lifelive and learnlive and let livelive axlelivlivalivabilitylivablelivable in