zaman kavramı ne demek?
Time sense.
time
- Kez, defa.
- Zamanlamak; (belirli bir zamana) denk getirmek, rastlatmak, (belirli bir zamana göre) ayarlamak, planlamak.
- Vakit, zaman
- Ayarlamak, kurmak, zamanlama yapmak, saat tutmak, süre tutmak, temposunu belirlemek, tempo tutmak
- Saat tutmak
- Ayarlamak
- Uydurmak
- Tempo tutmak.
- Süre, müddet
- Devir, devre
zaman kapsülü
Time capsule
zaman kaybetmeden
In no time.
kavram
- Bir nesnenin veya düşüncenin zihindeki soyut ve genel tasarımı, mefhum, fehva, nosyon
- Nesnelerin veya olayların ortak özelliklerini kapsayan ve bir ortak ad altında toplayan genel tasarım, mefhum, nosyon.
- Karın zarı, periton.
- Tutam, avuç dolusu.
- Hlk. Sığır gövde etinde, kavram bölgesi kaslarından yapılan, dikdörtgen biçiminde, 1.0-1.5 kg ağırlığında pastırmalık et parçası veya bu parçadan yapılan pastırma.
- Nesnelerin ya da olayların ortak özelliklerini kapsayan ve ortak bir ad altında toplayan genel tasarım.
- Bir şey üzerinde birçok ayrı algıları kapsayan genel düşünce.
- Bir olay, bir nitelik ya da nicelik üzerinde oluşan zihinsel imge.
- Kaplamı ve içeriği bir im ya da sözle anlatılarak anlam kazandırılan soyut düşünce.
Concept, notion.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
zaman kapsülüzaman kaybetmedenzaman kaybızaman kaybını telafi etmekzaman kaydetmezamanzaman adamızaman akorduzaman alanzaman algısızaman aralığızaman aralıklı çekim düzenizaman araligi saatizaman asimizaman aşıldızamairzamzam gelmekzam görmekzam onunkizam paketikavramkavram alanıkavram çekirdeğikavram karmaşasıkavram koordinasyonukavrakavraçkavrak