semai ne demek?

  1. Bir kurala bağlı olmayıp ancak işitmekle öğrenilen (söz).
  2. Klasik Türk müziğinde iki basit usulden biri.
  3. Sekizer hece ölçüsüyle yazılmış olan halk şiiri türü.
  4. (Kar.): Göstermelik perdeden kalktıktan sonra Hacivat'ın söylediği şarkı.
  5. Bk. Semavi.
  6. (en)Sow; intersperse, scatter; spread; lose, miss.

semavi

  1. Gökle ilgili, göğe ilişkin
  2. Gökle ilgili, gökse
  3. Tanrıdan gelen, ilahi.
  4. semaya mensup, sema ile ilgili
  5. (en)Celestial.
  6. (en)Firmamental.
  7. (en)Empyreal.
  8. (en)Etheral.
  9. (en)Heavenly.
  10. (en)Supernal.

semai kahvesi

  1. Karşılıklı olarak birbirlerine semai okuyanların toplandıkları kahve. Şairler kahvesi.
  2. Halk şairlerinin toplandıkları, sazlı sözlü eğlencelerin yapıldığı, semai, mâni ve türkülerin okunduğu kahve.

sema

  1. Gök, gökyüzü.
  2. İşitme, duyma.
  3. Mevlevi dervişlerinin ney, nısfiye vb. çalgılar eşliğinde, kollarını iki yana açıp dönerek yaptıkları ayin.
  4. Bk. gök, gökyüzü
  5. Mevlevilikte musiki eşliğinde icra edilen dönme hareketi.
  6. Musiki dinleme.
  7. Felek.
  8. Asuman.
  9. İşitmek, kulakla dinlemek.
  10. (en)Heaven.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

semai kahvesisemasemaansemaatsemacetsemaceti ibtidasemsem strategic enterprise managementsem.
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın