semacet ne demek?

  1. Kötü görünüş, çirkinlik.

kötü

  1. İstenilen, beğenilen nitelikte olmayan, fena, iyi karşıtı.
  2. Zararlı, tehlikeli.
  3. Korku, endişe veren
  4. Hoşa gitmeyen.
  5. Kaba ve kırıcı
  6. Kişi veya toplum üzerinde olumsuz etkileri olan.
  7. İyi, gerekli niteliklere sahip olmayan (kimse).
  8. İstenilmeyen, gereksiz davranışları olan veya bu davranışlara eğilimli olan (kimse).
  9. İyinin karşıtı olan. 1- Değersiz bulmanın, kınamanın, ayıplamanın konusu olan her şey; istencin yasaya uygun bir biçimde karşı gelmeye ve elinden geldiğince değiştirmeye hakkı olduğu her şey. 2- Ahlâk değerlerine ve törel istence karşı olan her şey. Bu anlamda: a. Düzen bozucu ve yıkıcı olarak beliren şeyler, b. Olumsuzluk ve yadsıma ilkesi olarak beliren şeyler.
  10. (en)Corrupt.

semaceti ibtida

  1. Sözün başlangıcındaki çirkinlik. (Osmanlıca'da yazılışı: semacet-i ibtida)

sema

  1. Gök, gökyüzü.
  2. İşitme, duyma.
  3. Mevlevi dervişlerinin ney, nısfiye vb. çalgılar eşliğinde, kollarını iki yana açıp dönerek yaptıkları ayin.
  4. Bk. gök, gökyüzü
  5. Mevlevilikte musiki eşliğinde icra edilen dönme hareketi.
  6. Musiki dinleme.
  7. Felek.
  8. Asuman.
  9. İşitmek, kulakla dinlemek.
  10. (en)Heaven.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

semaceti ibtidasemasemaansemaatsemadsemsem strategic enterprise managementsem.
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın