agree on ne demek?

  1. Kararlaştırmak
  2. Üstünde anlaşmak
  3. Üzerinde mutabık kalmak

kararlaştırmak

  1. Bir konunun, bir işin herhangi bir yolda yapılmasıyla ilgili kesin düşünce belirlemek, tayin etmek
  2. (en)Decide.
  3. (en)Determine.
  4. (en)Agree.
  5. (en)Settle.
  6. (en)Appoint.
  7. (en)Arrange.
  8. (en)Concert.
  9. (en)Fix on.
  10. (en)Fix up on.

agree strongly

  1. Kesinlikle katılıyorum

agree to differ

  1. Ayrı şeyler düşünebilmek, aynı fikirde olmamaya razı olmak, karşıt görüşte olmaya razı olmak

on

  1. Dokuzdan sonra gelen sayının adı.
  2. Bu sayıyı gösteren 10, X rakamlarının adı.
  3. Dokuzdan bir artık.
  4. Ketonları gösteren son ek, propanon (dimetil keton): 2-bütanon (etil metil keton) gibi.
  5. (en)-one.
  6. (en)Deca-.
  7. (en)In progress; proceeding; as, a game is on.
  8. (en)In operation or operational; 'left the oven on'; 'the switch is in the on position' planned or scheduled; 'the picnic is on, rain or shine'; 'we have nothing on for Friday night' indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?' in a state required for something to function or be effective; 'turn the lights on'; 'get a load on'.
  9. (en)With a forward motion; 'we drove along admiring the view'; 'the horse trotted along at a steady pace'; 'the circus traveled on to the next city'; 'move along'; 'march on'.
  10. (en)Indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?'.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

agree stronglyagree to differagree togetheragree uponagree withagreeagrebagrebül garaibagreeabilityagreeableagreeable toagreeable validagraagrafagraf çıkarma pensiagraf uygulama pensiagrafajonon a charge of murderon a daily basison a full stomachon a givenon a given dayon a knife edgeon a large scaleon a lineon a major scaleoo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın