salient pole ne demek?

  1. Çıkık kutup
  2. çıkık kutup

çıkık

  1. Bir kemik veya organın yerinden çıkmış olması.
  2. Yerinden çıkmış (kemik veya organ).
  3. Çıkıntısı olan
  4. Bir kırık dizgesinde oluk biçimli iki çökük arasında kalan, genellikle dik yanlarla yükselen bölüm.
  5. Eklemi oluşturan kemiklerden birinin eklemdeki yerinden ayrılması, eklem çıkığı, lüksasyon, tam çıkık.
  6. (en)Horst.
  7. (en)Luxation.
  8. (en)Prominent.
  9. (en)Dislocated.
  10. (en)Projecting.

salient point

  1. Taç noktası
  2. taç noktası

salient part

  1. Çıkık

pole

  1. Bayrak direği, yelken direği
  2. Leh, Polonyalı
  3. Kutup
  4. Mıknatıs kutbu
  5. Birbirine zıt iki kuvvetten biri
  6. Zıt karakterli kimse
  7. Sırık, direk, kazık
  8. Beş metre boyunda bir uzunluk
  9. Bu uzunluğu ölçme aleti
  10. Olta kamışı

Türetilmiş Kelimeler (bis)

salient pointsalient partsalient anglesalientsalientiasalientlysaliencesalience saliencysaliencysali halsalibsalibesalibei külliyesalibiyesalsal ammoniacsal balıkçılığısal ile taşımaksal kullanmakpolepole cellpole jumppole jumperpole of eclipticpole of growthpole of rotationpole starpole vaultpole vaulterpolpol ıpol ııpolaccapolacca polacre
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın