çıkık ne demek?

  1. Bir kemik veya organın yerinden çıkmış olması.
  2. Yerinden çıkmış (kemik veya organ).
  3. Çıkıntısı olan

    Bu adam, elli beş, altmış yaşlarında, boynu biraz yana çarpılmış, çıkık alınlı, çökük yanaklı, kara kuru bir ihtiyardı.

    R. N. Güntekin
  4. Bir kırık dizgesinde oluk biçimli iki çökük arasında kalan, genellikle dik yanlarla yükselen bölüm.
  5. Eklemi oluşturan kemiklerden birinin eklemdeki yerinden ayrılması, eklem çıkığı, lüksasyon, tam çıkık.
  6. (en)Horst.
  7. (en)Luxation.
  8. (en)Prominent.
  9. (en)Dislocated.
  10. (en)Projecting.
  11. (en)Dislocation.
  12. (en)Out of joint.
  13. (en)Protruding.
  14. (en)Projection.
  15. (en)Salient part.
  16. (en)Protuberant.
  17. (fr)Môle tectonique

çıkık biçim

  1. Geniş teknelerle ayrılmış dar kemerli yapı.
  2. (en)Ejective folding.
  3. (al)Ejektiv Faltung
  4. (fr)Syle éjectif

çıkık çene

  1. Burun kökünün vertikal çizgisine göre çenenin öne çıkık olması durumu.
  2. (en)Prognatism.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

çıkık biçimçıkık çeneçıkık göğüslüçıkık kalçalıçıkık olmakçıkık uççıkıkçıçıkıkçılıkçıkıklar hakkında cauchy teoremiçıkıklıkçıkıçıkçık dışarıçıkacakçıkacak olançıkaç
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın