on track ne demek?
- Yolunda
yolunda
In the groove, prosperous, on track.
on trial
- Mahkeme huzurunda, yargılanmakta, mahkeme önünde
on trust
- Veresiye, güvenle, güvenerek, kredi ile
track
- Ayak veya tekerlek izi: yol: koşu yolu: spor atletizm, koşma, atlama ve atma: ray: dizi, seri
- Izlemek, takip etmek
- Izini aramak: geçmek
- Iz bırakmak veya yapmak
- Iki tekerlek arasında uzanmak track down izleyerek bulmak
- Izlemek, takip etmek, izini aramak, iz bırakmak, geçmek (çöl vb.), ray döşemek, ayağıyla içeri taşımak (çamur vb.), palet takmak (araç)
- Iz, eser, nişan
Türetilmiş Kelimeler (bis)
on trialon truston tapon tarafon targeton technical groundson televisiononon a charge of murderon a daily basison a full stomachon a givenon a given dayon a knife edgeon a large scaleon a lineon a major scaleoo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmaktracktrack access timetrack and fieldtrack and field sportstrack balltrack chambertrack downtrack eventtrack eventstrack lighttracetrace amounttrace codetrace elementtrace elements