kendini kafdağında görme ne demek?
Pomposity.
kendini kafdağında görmek
Think oneself no small potatoes.
kendini
Oneself.
Himself.
Herself.
Itself.
Pass off.
Thyself.
Yourself.
görme
- Görmek işi, rüyet.
- Göze giren ışığın doğurduğu duyumsal izlerle dış çevredeki ayrıntıların algınlanması.
Sight.
Seeing.
Acuity.
Remark.
Vision.
Sehen
Vision