göz kamaşmasına karşı ne demek?
Antidazzle.
göz
- Görme organı.
- Bazı deyimlerde, görme ve bakma.
- İyi veya kötü nitelikler, tutkular, duygular anlatan bakış.
- Bakış, görüş.
- Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak
- Delik, boşluk
- Çekmece.
- Terazi kefesi.
- Bk. ada.
- Kartlar üzerinde açılan ve içerisine mikrofilm parçası geçirilen delik.
göz abdüksiyonu
Abtorsion
karşı
- Bir şeyin, bir yerin, bir kimsenin, esas tutulan yüzünün ilerisi, yamaç
- Yol, deniz, ırmak vb.nin öbür kıyısı veya yanı
- Ön, kat, huzur
- Bulunan yere göre önde, ileride olan.
- Karşıt, zıt, muhalif.
- Yüzünü bir şeye doğru çevirerek.
- Karşılık olarak, mukabil
- İçin, hakkında
Contrary.
Opposed.