eki var ne demek?
Has attachments
has
- Özgü, öze, mahsus
 - Katışıksız, en iyi cinsten, saf.
 - Hükümdara özgü olan.
 - İyi nitelikleri kendinde toplamış olan (kimse).
 - Başmaklık.
 - Yıllık geliri 100.000 akçeyi aşan dirlik.
 - Osmanlı İmparatorluğu toprak düzeninde yıllık geliri yüz bin akçeden çok olan topraklardan alınan vergi.
 - Çerçöp, ot parçaları.
 - Reddetme.
 
Special.
ekicek
- Tarlaya buğday ekmekte kullanılan araç. (Erenköy, İnönü -Eskişehir)
 
ekici
- Herhangi bir tarım ürününü üreten, tarımla uğraşan çiftçi
 - Birini uydurma bir sebeple bırakıp giden, atlatan kimse.
 
Cultivator, planter.
var
- Mevcut, evrende veya düşüncede yer alan, yok karşıtı.
 - Sahiplik bildiren olumlu isim cümleleri kuran bir söz
 - Elde bulunan her şey
 
Existent.
Present.
Available.
There is.
There are.
To have.
Belongings.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ekicekekiciekicilikekiçekidekidenekidneekidninekidnizmekidnotoksinekek açıklamaek açıklama ımiek açıklama metniek açıklama penceresivarvar durumvar etmekvar evi kerem evi, yok evi verem evivar gücüylevar gücüyle çalışmakvar kuvvetiylevar olvar olanvar olan şeyvavava design maneuvering speedva regulationvaad etmek
