bol şanslar ne demek?
Break a leg!.
break
- Uymamak (kanuna)
- Kırmak, parçalamak
- İhlal etmek, riayet etmemek
- Bir yerini kırmak, yaralamak
- Bozmak, araya girmek
- Sona erdirmek, bitirmek
- Nüfuz etmek, içine girmek
- İflas ettirmek
- Bozdurmak (para)
- Kaçmak, firar etmek
bol şans
Break a leg!.
Leg: break a leg!.
bol
- İçine girecek şeyin boyutlarından daha büyük veya geniş olan, dar karşıtı
- Nicelik bakımından olağandan veya alışılandan çok, kıt karşıtı
- Özel bir cam içinde likör, şarap, meyve ve maden suyu karıştırılarak hazırlanan içki.
- Haplardan daha büyük ve daha yumuşak kıvamda, genellikle uzunluğuna yuvarlak veya yumurta biçiminde, çiğnenmeden yutulabilen ve döl yatağı yoluyla kullanılan ilaç türü, bolus, lokma.
Bill of Lading refers to the document on which a carrier acknowledges receipt of materials loaded onto the truck.
Beginning of Life.
Oak Lawn Branch Library.
Begin Of Life.
Abundant.
Plentiful.
şans
- Rastlantıları düzenlediğine ve insanlara iyi veya kötü durumlar hazırladığına inanılan doğaüstü güç, kut, baht, talih, felek
Chance.
Fluky.
Flukey.
Luck.
Odds.
Fortune.
Hazard.
Opportunity.
Auspiciousness.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
bol şansbolbol bir yemekbol bolbol bol vermekbol bol yiyip içenbol bolamatbol boyabol bulamaçbol bulunmabol bulunmakbobo be brought upbo fonksiyonlar sınıfıbo function classbo incirişanslışanslı adamşanslı herifşanslı olmakşanslı tipşansşans eserişans eseri olanşans eseri olarakşans eseri olmakşanşan dersişan vermekşanalşanalp