bol bol ne demek?

  1. Fazlasıyla

    Bol bol ucuz şarapla konyak içti.

    N. Cumalı
  2. (en)Abundantly.
  3. (en)Galore.
  4. (en)Bountiful.
  5. (en)Cut- and-come again.
  6. (en)By the gross.
  7. (en)Largely.
  8. (en)Liberally.
  9. (en)Richly.
  10. (en)Teeming.

fazlasıyla

  1. Olağandan, gerekenden çok, pek çok, ziyadesiyle.
  2. (en)Bloody.
  3. (en)Heartily.
  4. (en)Dreadfully.
  5. (en)Plus.
  6. (en)Disproportionate.
  7. (en)Jolly.
  8. (en)Darned.
  9. (en)Extremely.
  10. (en)In spades.

bol bol vermek

  1. (en)Spend

bol bol yiyip içen

  1. (en)Freeliver.

bol

  1. İçine girecek şeyin boyutlarından daha büyük veya geniş olan, dar karşıtı
  2. Nicelik bakımından olağandan veya alışılandan çok, kıt karşıtı
  3. Özel bir cam içinde likör, şarap, meyve ve maden suyu karıştırılarak hazırlanan içki.
  4. Haplardan daha büyük ve daha yumuşak kıvamda, genellikle uzunluğuna yuvarlak veya yumurta biçiminde, çiğnenmeden yutulabilen ve döl yatağı yoluyla kullanılan ilaç türü, bolus, lokma.
  5. (en)Bill of Lading refers to the document on which a carrier acknowledges receipt of materials loaded onto the truck.
  6. (en)Beginning of Life.
  7. (en)Oak Lawn Branch Library.
  8. (en)Begin Of Life.
  9. (en)Abundant.
  10. (en)Plentiful.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

bol bol vermekbol bol yiyip içenbol bolamatbol boyabol bir yemekbolbol bulamaçbol bulunmabol bulunmakbol ceketbobo be brought upbo fonksiyonlar sınıfıbo function classbo inciri
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın