balance walking carrying object ne demek?

  1. Taşımalı denge

balance

  1. Balans
  2. Dengede tutmak
  3. Dengelemek
  4. Bakiye
  5. Denge
  6. İcra veya kayıt sırasında çalgıların ses şiddetlerinin birinin diğerine baskın gelmeyecek biçimde yakın olması.
  7. Steryo bir müzik sistemindeki her bir hoparlörden çıkan ses şiddetinin aynı değerde olması.
  8. Bir sesin tüm frekans aralıklarının, birisinin diğerine baskın gelmemesi için yakın değerlerlerde tutulması.
  9. Tartmak, muvazene sağlamak
  10. Eşit olmak, dengeli olmak

balance a tire

  1. Lastiğin balans ayarını yapmak.

walking

  1. Gezme, yürüme
  2. Yürüyüş, yürüme

carrying

  1. TaşŸıma, nakliye

Türetilmiş Kelimeler (bis)

balancebalance a tirebalance an accountbalance armbalance at the bankbalance beambalance bookbalance brought forwardbalance chimique alm. waagebalance coilbalanbalabalaambalabanbalaban kuşubalabankuşuwalkingwalking aroundwalking bootswalking chairwalking committeewalking dictionarywalking distancewalking encyclopaediawalking encyclopediawalking gentlemanwalkin ajanwalkiewalkie talkiewalkwalk a dogwalk a thonwalk aboutwalk across the bridge
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın