aşağı yuvarlanmak ne demek?
Descend.
aşağı
- Bir şeyin alt bölümü, zir, yukarı karşıtı.
- Eğimli bir yerin daha alçak olan yeri.
- Bir yere göre daha alçak yerde bulunan
- Bayağı, adi.
- Niteliği düşük, kötü.
- Daha küçük, daha az.
- Değeri daha az.
- Aşağıya, yere doğru.
Lower.
Inferior.
aşağı akan
Precipitate.
yuvarlanmak
- Kendi üzerinde dönerek hareket etmek.
- Dökülerek düşmek
- Devrilmek, düşmek
- Ansızın, beklenmedik bir zamanda ölmek.
Bowl.
Roll.
Roll over.
Roll up.
Trundle.
Trundle along.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
aşağıaşağı akanaşağı akımaşağı almakaşağı almancaaşağı atmakaşağı basamaklaaşağı bitkileraşağı bölükleraşağı bükeyaşağaşağ solcuaşaaşabaşabeyuvarlanmakyuvarlanmayuvarlanma eğrisiyuvarlanma hastalığıyuvarlanma komutu sinyaliyuvarlanyuvarlananyuvarlanan şeyyuvarlanan taşyuvarlanan taş yosun tutmazyuvarlayuvarlacıkyuvarlakyuvarlak açınıkyuvarlak ağızlılar