walk into ones food ne demek?
- Yemeğe girişmek, yemeğe iştahla saldırmak
- Yemeğe girişmek, yemeğe iştahla saldırmak (Yazılışı: walk into one's food)
walk
- Yürümek, yürüyerek gitmek, dolaşmak, gezdirmek, gezmek, adımlamak, adımla ölçmek, yürütmek, dolaştırmak, yürüyüşe çıkarmak, yürüterek yormak, eşlik etmek, taşımak (iterek)
- Yürümek, yürüyerek gitmek, yaya gitmek
- Davranmak, hareket etmek
- Yürütmek, yavaş gezdirmek
- Beraberinde yürüyüşe çıkmak
- Öldükten sonra hayalet olarak dünyaya gelmek
- Adımlamak, adımla ölçmek
- Ağır bir yükü köşeleri üzerinde yürüterek taşımak
- Gezme, yürüme
- Yürüyüş
walk a dog
- Köpeği gezintiye çıkarmak, köpek gezdirmek, köpek yürütmek, kısa bir gezinti için köpeği yürüyüşe çıkarmak
into
- Içine, içeriye, haline, e, ye
- Edat içine, dahiline, -e, -ye, içeri
ones
- Bir tane, biri, birisi, kimse, tek
- Pron. birinin, nin: -nin
Türetilmiş Kelimeler (bis)
walkwalk a dogwalk a thonwalk aboutwalk across the bridgewalk across the streetwalk alongwalk aroundwalk around checkwalk awaywalachwalachiawalachianwald wolfowitz sınamasıWalden indirgeyicisiintointo believing smthinto doing smthinto smbinto smthinto the bargaininto the presenceintoedintoksikanintoksikasyonintint.intaintacintact