sol yer ışıkları ne demek?
- Rampanın sol yanındaki yer ışıkları.
Prompt -side footlights.
Rampe cour
sol
- Vücutta kalbin bulunduğu tarafta olan, sağ karşıtı.
- Bu taraftaki yön.
- Sosyalizme yakın görüşte olan grup.
- Boksta sol yumrukla vuruş.
- Gam dizisinde fa ile la arasındaki ses.
- Bu sesi gösteren nota işareti.
- Sıvı hâlde bir kolloit ya da süspansiyon.
- Bir sıvı ortamda bir katının kolloidal boyutta dağılmasıyla oluşan çözelti.
- Güneş.Dgr.: anat. sol
- Sıvı h
sol açık
- Futbolda sol başta bulunan oyuncu.
- Bir takımın akıncı katında yer alan oyunculardan sol başta bulunanı.
Outside left.
yer
- Yerküre.
- Bir şeyin, bir kimsenin kapladığı veya kaplayabileceği boşluk, mahal, mekân
- Gezinilen, ayakla basılan taban
- Bulunulan, yaşanılan, oturulan şehir, kasaba, mahalle
- Durum, konum, vaziyet.
- Ülke, bölge.
- Görev, makam
- Önem.
- Dışarıdaki çevirimlerin gerçekleştirildiği uzay.
- Bk. bölge
ışık
- Cisimleri görmeyi, renkleri ayırt etmeyi sağlayan fiziksel enerji, erke, ziya, nur, şavk
- Bir yeri aydınlatmaya yarayan araç.
- Elektrik.
- Resim sanatında ışıklı, parlak yer.
- Mutluluk, sevinç veya zekâdan doğan, özellikle yüzde ve gözlerde beliren parıltı
- Yol gösteren, aydınlatan kimse, düşünce, eser vb
- Yüksek derecede ısıtılan cisimlerin veya çeşitli enerji biçimleriyle uyarılan cisimlerin gaz ışı yaydığı gözle görülen ışıma.
- Yönetmenin, sahnenin ya da salonun aydınlatılması için verdiği buyruk.
- Göze uyarımda bulunan ve beyin tarafından yorumlandığında görme duyusuna, yani görülebilir ışığa yol açan elektromıknatıs ışınım. Başka bir deyişle, ışımayla yayılan ve görme duyusuyla algılanan erke biçimi. (Bu elektromıknatıs ışınım, 4x10-7 m ile 7,7x10-7 m arasındaki dalga uzunluklarında yer alır. Dalga uzunluklarındaki değişiklikler gözde değişik duyulara yol açarak değişik renkleri oluşturur).
- Aydınlık, ziya.