play on ones affections ne demek?
- Duygularına hitap etmek (Yazılışı: play on one's affections)
- Duygularına hitap etmek
play
- Oynamak
- Eğlenmek
- Hareket etmek, sallanmak, kımıldanmak
- Çalgı çalmak
- Rol yapmak, temsil etmek, canlandırmak
- Kumar oynamak
- Su fışkırtmak (flskıye)
- Hortumla fışkırtmak
- Ateş etmek (top)
- Hareket ettirmek, gezdirmek
play a double game
- Ikili oynamak, çift taraflı oynamak, iki tarafı da idare etmek
on
- Dokuzdan sonra gelen sayının adı.
- Bu sayıyı gösteren 10, X rakamlarının adı.
- Dokuzdan bir artık.
- Ketonları gösteren son ek, propanon (dimetil keton): 2-bütanon (etil metil keton) gibi.
-one.
Deca-.
In progress; proceeding; as, a game is on.
In operation or operational; 'left the oven on'; 'the switch is in the on position' planned or scheduled; 'the picnic is on, rain or shine'; 'we have nothing on for Friday night' indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?' in a state required for something to function or be effective; 'turn the lights on'; 'get a load on'.
With a forward motion; 'we drove along admiring the view'; 'the horse trotted along at a steady pace'; 'the circus traveled on to the next city'; 'move along'; 'march on'.
Indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?'.
ones
- Bir tane, biri, birisi, kimse, tek
- Pron. birinin, nin: -nin
Türetilmiş Kelimeler (bis)
playplay a double gameplay a good gameplay a hose onplay a hunchplay a lone handplay a partplay a practical joke on smbplay a practical joke on smb.play a trickplaplacabilityplacableplacardplacard toonon a charge of murderon a daily basison a full stomachon a givenon a given dayon a knife edgeon a large scaleon a lineon a major scaleoo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak