play a good game ne demek?
- Iyi oyun çıkarmak
 
iyi
- İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan, kötü karşıtı
 - Bol, yararlı, kazançlı.
 - Çok.
 - Uğurlu, hayırlı, iyilik getiren.
 - Esen, sağlıklı.
 - Yerinde, uygun.
 - Yeterli, yetecek miktarda olan
 - Öğrencinin değerlendirilmesinde kullanılan orta ile pekiyi arasındaki not.
 - (Geniş anlamında) a. İşe yarar, ereğine, özüne uygun, doğru yapılmış; doğasına uygun. b. İstenmeğe değer olan. c. Değere yönelmiş, değere ilişkin, değerle belirlenmiş, değerli.
 - Ahlâkın ve ahlâk felsefesinin temel kavramı: Ahlaksal değer; ahlaksal olanın olumlu ana niteliğini gösteren özel kavram; ahlâkça değerli olan (karşıt kavramı: kötü). Ahlâk felsefesinde şu anlamlarda kullanılır: a. (Skolastikte) Tanrı'nın istemiş olduğu dünyadaki varlık düzeni ile uyum. b. (Kant'ta) İstencin, içerik bakımından değil de, yalnızca ahlâk yasasınca belirlenmiş olan biçimsel niteliği.
 
play
- Oynamak
 - Eğlenmek
 - Hareket etmek, sallanmak, kımıldanmak
 - Çalgı çalmak
 - Rol yapmak, temsil etmek, canlandırmak
 - Kumar oynamak
 - Su fışkırtmak (flskıye)
 - Hortumla fışkırtmak
 - Ateş etmek (top)
 - Hareket ettirmek, gezdirmek
 
play a double game
- Ikili oynamak, çift taraflı oynamak, iki tarafı da idare etmek
 
a
- Ülke, kurum ve yatırım araçlarının yüksek güvenilirlik aralığını gösteren ve derecelendirme kuruluşu tarafından verilen not. A'nın sayıları arttıkça güvenilirlik derecesi yükselir; işaret değişiklikleri her bir konum için olumlu veya olumsuz gelişmelere işaret eder (AA, AAA, A+, AA- vb).
 - Yunanca yokluk ifade eden ön ek.
 - Amper.
 - Anot.
 - Angström.
 - Argon simgesi. (II)
 - Kazanılmış bağışıklık yetmezlik sendromu.
 - Bk. adres çözünümü iletişim kuralı
 
AIDS.
Association of Research-based Pharmaceutical Companies.
good
- (better, best) iyi, güzel, hoş
 - Uygun, münasip, yerinde
 - Faydalı
 - Doğru
 - Hayır sahibi, kerim, cömert
 - Uslu, itaatli
 - Dini bütün
 - Muteber
 - Şerefli
 - Sağlam, mükemmel, dolgun
 
Türetilmiş Kelimeler (bis)
playplay a double gameplay a hose onplay a hunchplay a lone handplay a partplay a practical joke on smbplay a practical joke on smb.play a trickplay a trick on smbplaplacabilityplacableplacardplacard toaa 1a alfa lipoproteinemia b basımıa b c basımıa b dizilemesia b sarmasıa bad hata bad marka bad sailorababaaba güreşiabacıabacılık
