kaynak göstermek ne demek?
Give chapter and verse.
kaynak gözü
Wellhead.
kaynak
- Bir suyun çıktığı yer, kaynarca, pınar, memba, göz
- Bir şeyin çıktığı yer, menşe.
- Bir haberin çıktığı yer.
- Gelir, kazanç, sağlık vb.ni sağlayıcı öge
- Araştırma ve incelemede yararlanılan belge.
- İki metal veya yapay parçayı ısıl yolla birleştirme yöntemi, kaynaştırıp yapıştırma işi.
- Sırayı beklemeden başkalarının hakkını alarak mevcut sıranın ön taraflarına girme işi.
- Herhangi bir enerjinin oluşup çevreye yayıldığı yer.
- Yeraltı sularının kendiliğinden yeryüzüne çıktığı yer.
- Üretim-fayda yaratma etkinliğinde kullanılan her türlü unsur.
göstermek
- Bir şeyin etkisi altında tutulmak.
- Kanıtla inandırmak.
- Öğretmek, açıklamak.
- Yapmasını söylemek, görevlendirmek.
- Güzelliğini ortaya çıkarmak, temsil etmek
- Görülmesini sağlamak, görmesine yol açmak.
- Birini veya bir şeyi işaretle belirtmek.
- Belirtmek, anlatmak.
- Bir filmi gösterici yardımıyla görüntülük üzerine yansıtarak izlenmesini sağlamak; gösterimi gerçekleştirmek.
To point.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kaynak gözükaynakkaynak akımıkaynak alabalığıkaynak ayırma görünümükaynak bağlantısıkaynak basıncıkaynak beklemekaynak bekleme durumukaynak belgekaynak bölgesikaynakaynaçkaynaç taşıkaynaçtaşıkaynağa göregöstermekgöstermegösterme adılıgösterme belirtecigösterme hakkıgösterme parmağıgöstergöster bana ölçerigösterdigöstereçgöstereç çözümlemesi