kasavet çekmek ne demek?
- Üzülmek, tasalanmak, kaygılanmak.
kasavet etmek
- Üzülmek, kaygılanmak.
kasavet
- Üzüntü, tasa, kaygı, sıkıntı.
- Kalb katılığı, gaflet.
Gloom, depression, desolation.
çekmek
- Bir şeyi tutup kendine veya başka bir yöne doğru yürütmek
- Taşıtı bir yere bırakmak, koymak.
- Germek.
- İçine almak, emmek.
- Bir yerden başka bir yere taşımak.
- Bir amaçla ortadan kaldırmak.
- Solukla içine almak
- Üzerinde bulunan bir silahla saldırmak için davranmak
- Bk. çevirmek
- Hlk. Kan almak.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kasavet etmekkasavetkasavetlenmekasavetlenmekkasavetlikasavetsizkasavetsiz ağız anahtarsız açılırkasavetsizlikkasavelekasavele palangasıkasavakasavankasavan atmakkasakasa açığıkasa bonosukasa borç belgitikasa çekiçekmekçekmekatçekmekörüğüçekmeçekme ağıçekme basgacıçekme baslığıçekme başlığıçekçek arabanıçek defteriçek defteri kabıçek diliçeçe çe hastalığıçe çe sineğiçeberçebi