kafayı yemek ne demek?
Run off the rails, have bats in the belfry, go haywire.
kafayı yemiş
Out of one's senses.
kafayı yedirtmek
Blow one's mind.
yemek
- Yeme, karın doyurma işi
- Yenmek için pişirilip hazırlanmış yiyecek, aş, taam.
- Günün belli saatlerinde yenilen besin
- Konuklara yiyecek verilerek yapılan ağırlama
- Ağızda çiğneyerek yutmak
- Aşındırmak, kemirmek, oymak, delmek
- Isırmak.
- Batmak, çizmek, kaşındırmak, dalamak.
- Hoşa gitmeyen kötü bir duruma uğramak, tutulmak
- Hakkı olmayan ve kendisine yasak edilmiş bulunan bir şeyi kabul etmek.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kafayı yemişkafayı yedirtmekkafayı bulmakafayı bulmakkafayı bulmuşkafayı çekmekafayı çekmekkafayı çekmişkafayı değiştirmekkafayı sallayarak hareket ettirmekkafayı takmakafayı takmakkafaya dikmekkafaya takılankafaya takılmakafaya takmakkafaya takmamakyemekyemek alanlarıyemek artığıyemek artıklarıyemek asansörüyemek bilgisiyemek borusuyemek borusu bölütsel aplazisiyemek borusu çöküntüsüyemek borusu daralmasıyemeyeme de yanında yatyeme içmeyeme içme durağıyeme içme ve barındırma giderleri