fena ne demek?

  1. İyi nitelikte olmayan, kötü

    Rüşvet aslında fena şeydir, fakat daha fenası rüşvet ayıplığını kaybetmişliktir.

    B. Felek
  2. Üzücü

    Bu savaş yılları o kadar fena ve ağır felaketler öğretmişti ki...

    H. E. Adıvar
  3. İstenilen ve gereken nitelikte olmayan (kimse).
  4. Hoşa gitmeyen, rahatsız edici

    Fena günler yaşadığına inanmak için bin şahit lazım.

    R. H. Karay
  5. Davranışları toplumun ahlak anlayışına uymayan

    Siz fena adamsınız, odanıza geldiğime bin kere pişman oldum.

    P. Safa
  6. Çok

    Tenis oynarken bileğim burkuldu, berbat, fena acıyor.

    P. Safa
  7. Ölümlü olma durumu, ölümlülük.
  8. (Beka'nın zıddı) Yokluk. Yok olma.
  9. (en)Evil.
  10. (en)Sinful.
  11. (en)Wicked.
  12. (en)Poor.
  13. (en)Foul.
  14. (en)Unholy.
  15. (en)Malicious.
  16. (en)Sinister.
  17. (en)Vicious.
  18. (en)Badly.
  19. (en)Poorly.
  20. (en)Angrily.
  21. (en)Unpleasant.
  22. (en)Sick.
  23. (en)Awful.
  24. (en)Terrible.
  25. (en)Miserable.
  26. (en)Harmful.
  27. (en)Naughty.
  28. (en)Nefarious.
  29. (en)Villainous.

fena azarlamak

  1. (en)Lambaste

fena bulmak

  1. Ölmek, yok olmak.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

fena azarlamakfena bulmakfena değilfena dövmekfena etmekfena gözle bakmakfena haldefena halde üşütmekfena hareket etmekfena haşlamakfenfen bilgisifen bilgisi olanfen bilimifen bilimleri
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın