el ovuşturmak ne demek?
- 1) birinin karşısında ezilip büzülmek; 2) birinin kötü duruma düşmesine içten içe sevinmek.
el
- Batı Samileri'nin en önemli totemi
- Kolun bilekten parmak uçlarına kadar olan, tutmaya ve iş yapmaya yarayan bölümüne verilen ad.
- Sahiplik, mülkiyet.
- Kez, defa.
- İskambil oyunlarında kâğıt atma sırası.
- Yönetim, baskı, etki.
- Bazı nesne ve araçların tutmaya yarayan bölümü.
- Aracı, vasıta.
- Yabancı, yakınların dışında kalan kimse
- Ülke, yurt, il
el
- (enzyme-linked immunoabsorbent assay) ELISA, (Tıp) belirli virüs ya da bakterilere antikorlar belirlemek için kullanılan kan tahlili (başlangıç HIV tarama testi olarak kullanılan)
ovuşturmak
- Bir şeyi bastırarak başka bir şey üzerinden geçirmek.
- Eli birbirine sürtmek
Chafe.
Wring.
To rub.
Knead.
To massage.
To knead.
To rub together.
To wring.