carbonate of soda ne demek?

  1. Sodyum karbonat

sodyum

  1. Atom numarası 11, atom ağırlığı 22,990, yoğunluğu 0.971 olan, 97,5 °C'de eriyen, deniz ve kaya tuzlarında, doğada birleşik olarak çok yaygın bulunan, beyaz, parlak, mum gibi yumuşak bir element (simgesi Na).
  2. Sembolü Na, Atom numarası 11, Atom kütlesi 22,989 g, e.n. 97,83
  3. Atom numarası 11, atom ağırlığı 22. 99, değerliği 1, sembolü Na olan yumuşak, gümüşümsü beyaz renkte alkali bir metal. Hücreler arası sıvının en önemli ve en çok bulunan katyonu, natriyum. Asit baz dengesini, ozmotik basıncı ve su metabolizmasını ayarlayan impuls taşınmasında görev alan bir elementtir.
  4. Atom numarası 11, atom ağırlığı 22.990, özgül ağırlığı 0.971, değerliği bir, yumuşak, gümüşümsü beyaz renkte, alkali bir metal element, natriyum.
  5. (en)Sodium, natrium, Na.
  6. (en)Sodium.

carbonate of lime

  1. Kalsiyum karbonat

carbonate error

  1. Karbonat hatası

of

  1. Sıkıntı, bezginlik, usanç, acı, yorgunluk vb. duyguları belirten bir söz
  2. (en)Ugh!.
  3. (en)In a general sense, from, or out from; proceeding from; belonging to; relating to; concerning; used in a variety of applications; as: Denoting that from which anything proceeds; indicating origin, source, descent, and the like; as, he is of a race of kings; he is of noble blood.
  4. (en)Denoting possession or ownership, or the relation of subject to attribute; as, the apartment of the consul: the power of the king; a man of courage; the gate of heaven.
  5. (en)Denoting the material of which anything is composed, or that which it contains; as, a throne of gold; a sword of steel; a wreath of mist; a cup of water.
  6. (en)Oil filters.
  7. (en)Denoting part of an aggregate or whole; belonging to a number or quantity mentioned; out of; from amongst; as, of this little he had some to spare; some of the mines were unproductive; most of the company.
  8. (en)Prep w dat , from, out of, of, away from, contrary to, by.
  9. (en)Denoting that by which a person or thing is actuated or impelled; also, the source of a purpose or action; as, they went of their own will; no body can move of itself; he did it of necessity.
  10. (en)Optional Form Source: US EPA.

soda

  1. Sindirimi kolaylaştırmak, susuzluğu gidermek, içkileri sulandırmak için kullanılan, içinde sodyum karbonat bulunan, köpüren su.
  2. Temizlik işlerinde kullanılan bir çeşit tuz.
  3. Na2Co3; doğada 10 mol örüt suyu ile bulunan, yapay olarak da üretilen ve çok değişik kullanma yerleri olan ak renkli bir özdek.
  4. Na2CO3; doğada 10 mol örüt suyu ile bulunan, yapay olarak da üretilen ve çok değişik kullanma yerleri olan ak renkli bir özdek.
  5. Karbonatlı su.
  6. (en)Soda water.
  7. (en)Sodium carbonate.
  8. (en)Sodium bicarbonate.
  9. (en)Soda.
  10. (en)Sodium salt of carbonic acid; used in making soap powders and glass and paper.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

carbonate of limecarbonate errorcarbonate esterscarbonate hardnesscarbonatecarbonatedcarbonated beveragescarbonated drinkcarbonated watercarbonaceouscarbonaceous depositcarbonaceous sedimentcarbonadecarbonadocarboncarbon anodecarbon arccarbon arc lampcarbon atomofof a certain ageof a certain lengthof a certain qualityof a collapseof a deviceof a good familyof a hogof a kindof a moment agooo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın