block load full ne demek?
- Blok yükleme dolu
blok
- Kocaman ve ağır kitle.
- Birden çok bölümü bir araya getirilmiş olan, bir bütün oluşturan.
- Politik çıkarları sebebiyle birlik kuran devletler topluluğu.
- İçine resim veya yazı kâğıtları konulan karton kap.
- Birbirine bitişik büyük yapılar
- Voleybolda, file üstünde karşı oyuncunun topu sert vururken, önünde iki veya üç kişinin elleri ile oluşturdukları perde.
- Işık ve elektron mikroskobunda incelemek üzere yumuşak biyolojik dokuların ince kesitlerinin alınabilmesi için tespit, suyunu alma vb. gibi çeşitli işlemlerden geçirildikten sonra parafin, epon, araldit vb. gibi maddeler içinde hazırlanan kalıpları.
- Deneysel tasarımda amacı, konu dışı tesadüfi nedenlerden meydana gelen değişkenliği saf dışı bırakmak ve gerekirse yok etmek, böylece hatayı azaltmak olan, deneysel birimleri bir örnek bir grupta toplama işlemi.
- Bk. öbek
- Fr. Birbirine bitişik yapılar.
block
- Bloke etmek, engellemek, tıkamak, kapamak, kalıplamak, durdurmak
- Büyük parça (ağaç, kayab.)
- Bitişik bir sıra bina
- Blok
- Iki kavşak arasındaki mesafe
- Tahta tezgah
- Mezatlarda tellalın üzerinde satış yaptığı tahta
- Üzerinde kelle uçurulan tahta
- Şapka kalıbı
- Makara
block aborted
- Blok iptal edildi
load
- Yüklemek
- Yükletmek
- Yük
- Şarj etmek
- Yük olmak, yükünü vermek
- Hediye yağdırmak
- Doldurmak
- Hile yapmak için zarı doldurmak
- Yüklenmek, üzerine yük almak
- Birine tesir ederek haksız hüküm verdirmek
full
- Yıkayıp büzmek
- Yıkayıp çektirmek
- Dibek içinde kül ve sabunla dövüp yıkamak
- Bir şeyin dolusu, bir şeyin olgunluk mertebesi
- Dolu
- Meşgul
- Boş olmayan, tutulmuş
- Tok
- Tam, tüm
- Azami derecede
Türetilmiş Kelimeler (bis)
blockblock abortedblock acquisition sequenceblock and pulleyblock and tackleblock arcblock arrowsblock bookblock bookingblock by block processingblocblochs reactionbloatbloat linebloat outbloat upbloatedloadload and goload balancingload capacitanceload capacityload characteristicload circuitload coilload coilsload conflictloaLoa loaloachloachs