bir bardak kahve rica ediyorum. ne demek?
Cup: i would like a cup of coffee.
bir
- Sayıların ilki.
- Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı.
- Bu sayı kadar olan.
- Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı).
- Tek.
- Beraber.
- Eş, aynı, bir boyda.
- Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek.
- Kuyu. (Osmanlıca'da yazılışı: bi'r)
- Yıldırım. Bulutdan buluta veya bulutdan yere elektrik boşanması.
bir abam var atarım, nerede olsam yatarım
- Tek başına yaşayan bir kimse, sorumluluğunda başkaları olmadığı için rahat hareket eder.
bardak
- Su vb. şeyleri içmek için kullanılan, genellikle camdan yapılan kap
- Boduç, çamçak.
- Toprak testi.
- Bir bardağın alacağı miktarda olan
- Cam, kuvars ya da porselenden yapılmış, sıvı koymaya yarayan yuvak biçiminde kap.
Glass.
Brim.
Crackle.
kahve
- Sıcak iklimlerde yetişen, kök boyasıgillerden bir ağaç (Coffea arabica).
- Bu ağacın meyvesinin çekirdeği.
- Bu çekirdeklerin kavrulup çekilmesiyle elde edilen toz.
- Bu tozla hazırlanan içecek
- Kahve, çay, ıhlamur, bira, nargile içilen, hafif yiyecekler bulunduran, tavla, domino, bilardo, kâğıt vb. oynanan yer, kahvehane, kıraathane
- Şarap.
Coffee bean.
Coffeehouse.
Café.
Café (serving only coffee , tea or soft drinks.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
birbir abam var atarım, nerede olsam yatarımbir acı kahvenin kırk yıl hatırı vardırbir açıdabir açida ilerlebir adama kırk gün ne dersen o olurbir ağaçta gül de biter, diken debir ağaçtan okluk da çıkar, bokluk dabir ağız dolusubir ağızdanbibi eyyi halbi gayri hakkın mal edinmebi hadbi haseb il verasebardakbardak altıbardak altlığıbardak altlığı peçetebardak dolusubardak eriğibardak tabağıbardak veya vazo altllığıbardakaltıbardakçıbardabarda içki ve kokteyl hazırlayan kimsebardabaşbardacıkbardacık eriği