ünlü kaynaşması ne demek?
- Birleşik kelimelerde yan yana gelen iki ünlünün kaynaşması: Sütlü aş > sütlaç.
- Birleşik kelime kuruluşlarında yanyana gelen iki ünlünün kaynaşarak tek ünlü durumuna gelmesi: ne için? > niçin?, ne asıl? > nasıl, ne eylemek > neylemek, kendi özi > kendözi > kendüzi > kendisi, ne olmak > nolmak, sütlü aş > sütlaç, güllü aş > güllaç vb.
ünlü
- Ün salmış olan, şöhretli, meşhur, şanlı, namlı, namdar
- Ses yolunda bir engele çarpmadan çıkabilen ses, vokal, sesli, sesli harf: a, e, ı, i, o, ö, u, ü.
- (Derleme., sesli, vokal) Ağız boşluğunda bir engele çarpmadan çıkan ses: o, e, ı, i, o, ö, u, ü. (bk. kısaünlü ve uzunünlü) .
Famous.
Well-known.
Famed.
Glorious.
Reputable.
Noted.
Prestigious.
ünlü atlaması
- Eklerle genişletilen bir kelimedeki ünlülerin, ünlü uyumu kurallarına bağlı olarak kendilerini ilk hecedeki ünlüye göre ayarlayıp ince sıradan kalın, kalın sıradan ince sıraya yahut da düz ünlüden yuvarlak, yuvarlak ünlüden düz ünlüye geçmeleri olayı: karşılaştırılmalıydı, okutturacağımızdan, gelebilecek miydiniz?, önümüzdekilerden, korkusuzluğundan vb. Ayrıca bk. ünlü uyumu
Ablaut, vowelgraduation.
Alternance vocalique
kaynaşma
- Kaynaşmak işi
- Kalabalığın çok olduğu bir yerde kıpırdanma, hareketlilik.
- Huzursuzluk
- Ayrı hecelerdeki iki ünlünün bir tek ünlüde veya birden çok hecedeki seslerin tek hecede toplanması olayı. Bu olay daha çok kelime birleşmelerinde görülür: gidemedim (< kēt-e umadum), sekiz on > seksen, dokuz on > doksan, cumartesi (< cuma ertesi), niçin (< ne için), neyse (< ne ise), her neyse (< her ne ise), nasıl (< ne asıl), neylersin (< ne eylersin), ayol (< ay oğul), güllaç (< güllü aş), sütlaç (< sütlü aş), yirmi (< yigirmi), doğurmak > dBormak, yapurgak > yaprak, geleceğim > gelcem vb.
- Bk. birleşme
Contraction.
Fusion.
Agitation.
Surge.
Joining together.