çilginca alkış ne demek?
- Big hand
big
- Büyük, çok, fazla, övünerek, yüce gönüllükle
- Büyük, iri, kocaman, cüsseli
- Gebe
- Büyümüş
- Mühim, etkili
- Yüksek ruhlu, a1i
- Yuksek Big Ben ingiliz parlamento binasındaki büyük saat ve çanı
çilginca
- Frantically
çil
- Orman tavuğugillerden, eti için avlanan, ormanlarda yaşayan bir kuş, dağ tavuğu (Tetrastes bonasia).
- Çoğunlukla yüzde oluşan kahverengi küçük benekler.
- Aynada oluşan leke.
- Bitki köklerindeki kıla benzer ince uzantılar.
- Tüyünde küçük benekler bulunan (hayvan).
- Yeni ve parlak (para veya altın)
- Deride, yerel olarak melanositlerin artışı ve melanin birikimi nedeniyle kahverengimsi renkte pigment içeren benek veya leke, lentigo.
- (Çihil-Çehl) f. Kırk.
- Speckle.
- Sun spot.
alkış
- Bir şeyin beğenildiğini, onaylandığını anlatmak için el çırpma, alkışlama, kargış karşıtı.
- İnsanın yaşamı yararına yapılmış olan olumlu bir işi, eylemi ya da yaratıyı onaylamakta ve övmekte uygulanan, iki elin avuçlarını birbirine vurarak çıkarılan sesle ortaya konulan değerlendirme ve anlatım yolu.
- Hayırlı dua. 2. El çırpma, övme.
- Tar: Padişahlarla vezirlerin kadirlerini yükseltmek maksadıyla yapılan merasim hakkında kullanılan bir tabir.
- Acclamation.
- Plaudits.
- Applause.
- Cheer.
- Clap.
- Acclaim.