çabuk kavrama ne demek?

Acumen, acuteness, aptness, receptivity.

çabuk kavramak

Be quick on the uptake.

çabuk kavrayan

Quick on the draw, percipient, receptive.

kavrama

İki dikme arasındaki sağlamlığı ve dayanıklılığı artırmak için kullanılan yatay ahşap parça
Kavramak işi, anlama, algılama.
Otomobilde motor ile vites kutusunu birbirine bağlayıp ayıran, motordan gelen hareketi sarsıntısız olarak öteki aktarma ögelerine ileten düzen, debriyaj.
Ağaç kuşak.
Bu düzeni işletmeye yarayan ayaklık.
Küçük orak.
Motorla itici tekerlekleri birbirine bağlayıp ayırabilen dingil bağlantı aygıtı.
Engaging.
Gripping.
Understanding.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

çabuk kavramak çabuk kavrayan çabuk kahve çabuk karşı hamle yapmak çabuk kestirilemez çabuk çabuk ağlayan çabuk alevlenir çabuk alevlenme çabuk alışmak çabuk anlamak çabuk ateşleme fitili çabuk azan çabuk başlamalı flüorışıl lamba çabuk bir şekilde çabucacık çabucak çabucak dikmek çabucak düzeltme çabucak geçmek kavrama kavrama ağırşağı kavrama ağırşak yayı kavrama ayaklığı kavrama ayaklık boşluğu kavrama ayar somunu kavrama ayırma yatağı kavrama bağlantısı kavrama baskı dengeleyicisi kavrama çatalı kavram kavram alanı kavram çekirdeği kavram karmaşası kavram koordinasyonu