value judgment judgement ne demek?
- Değer yargısı
değer
- Bir değişkenin yada bilinmeyenin sayı ile anlatımı.
- Bir ulusun sahip olduğu sosyal, kültürel, ekonomik ve bilimsel değerlerini kapsayan maddi ve manevi ögelerin bütünü
- Bir şeyin önemini belirlemeye yarayan soyut ölçü, bir şeyin değdiği karşılık, kıymet.
- Bir şeyin para ile ölçülebilen karşılığı, paha.
- Yüksek ve yararlı nitelik.
- Üstün, yararlı nitelikleri olan (kimse)
- Kişinin isteyen, gereksinim duyan bir varlık olarak nesne ile bağlantısında beliren şey.
- Bir değişkenin veya bilinmeyenin sayı ile anlatımı.
- Neoklasik iktisada göre tüketicinin son biriminin faydasını dikkate alarak bir mala verdiği göreli önem.
- Emek-değer kuramına göre bir malın içerdiği emek zamanı.
value
- Keşide etmek
- Değer vermek
- Değerini bilmek
- Önem vermek
- Kıymet
- Değer
- İtibar, önem, ehemmiyet
- Gerçek değer, hakiki kıymet
- Kesin anlam
- Değer biçmek, paha biçmek
value added
- Parasal olmayan uzun dönem karı
- Katma değer
- Kiralanan bir işçinin ürettiği ticari bir malın çıplak değeriyle bu değere işçinin ücretinin eklendiği değer arasındaki fark
judgment
- Hüküm, karar, yargı
- Bildiri, tebligat
- Bir davanın görülmesi
- Netice
- Muhakeme, yargılama, temyiz kuvveti
- Takdiri ilahi
- Kıyamet
- Mat
- Tahmin, düşünce, yargılama, kanı, yargı, sağduyu, hüküm, karar, muhakeme
judgement
- Yargı
- Hüküm
- Muhakeme
- Karar
- Sağduyu
- Kanı
- Düşünce
- Tahmin
- Yargılama
Türetilmiş Kelimeler (bis)
valuevalue addedvalue added carriervalue added costsvalue added networkvalue added resellervalue added servicevalue added statementvalue added taxvalue added tax receivedvaluablevaluable papersvaluable possessionsvaluable qualityvaluablenessjudgmentjudgment bookjudgment by confessionjudgment by consentjudgment by defaultjudgment creditorjudgment dayjudgment debtorjudgment given in defaultjudgment judgementjudgmaticjudgmaticaljudgmaticallyjudgejudge advocatejudge advocate generaljudge at the finishjudge by externals