to decide not to ne demek?
- Vazgeçmek
vazgeçmek
- Kendi hakkı saydığı bir şeyi artık istemez olmak.
- Eskiden beri yapmakta olduğu bir şeyi artık yapmaz olmak.
- Niyetten veya karardan dönmek, caymak.
Drop the reins.
Abandon.
Back down.
Back down from.
Back out.
Back out of.
Back track.
to decide
- Hükmetmek
to
- -e
- -e doğru, yönüne doğru, tarafına
- Ile
- -e kadar, -e değin, derecesine kadar
- -e dair
- -e nazaran, -e nispetle
- -e göre
- Hakkında, için
- Mak, mek (mastar edatı).
- -e dogru
decide
- Belirlemek
- Hüküm vermek
- Sonuca varmak
- Azmetmek
- Karar vermek, kararlaştırmak
- Karar vermesini sağlamak
not
- Bir şeyi hatırlamak için yazılan kısa yazı
- Okullarda öğrencinin dersle ilgili bilgi ve beceri düzeyini göstermek üzere öğretmenlerce verilen sayı, derece.
- Bir şeyin niteliği üzerine edinilen kanı.
- Bk. yazıntı
- Safhaları ve soruşturma aşamalarının kaydedilmesi suretiyle, hem kolluğun yaptığı faaliyetlerin mahkeme safhasında ispatlanmasını hem de aradan uzun zaman geçse bile en ufak ayrıntıların hatırlanmasını sağlayan bir doküman.
- Okullarda öğretmenlerce her öğrencinin başarısı üzerinde edinilen kanıyı, varılan yargıyı gösteren değer.
Mark, degree.
Grade.
Note.
Mark.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
to decidetoto a callto a certain degreeto a conversationto a crumbto a dayto a degreeto a distanceto a faultto a great extenttt 1t 3T antijenleriT bağımlı antijendecidedecide against s.t.decide messagedecide ondecide todecide to take the plungedecide updecide upondecideddecided advantagedecidabledecidable formal systemdecidable logical systemdecidable sentencedecidable set