taste of garlic ne demek?

  1. Sarımsak tadı

sarımsak

  1. Zambakgillerden, 25-100 cm yükseklikte, yapraklarında, saplarında ve toprak altındaki soğanında kokulu yağ bulunan bir kültür bitkisi (Allium sativum).
  2. Bu bitkinin baharat olarak kullanılan dişli bölümü.
  3. Zambakgiller (Liliaceae) familyasından, çiçekleri uçta şemsiye şeklinde olan, taze ya da kuru olarak yenen, soğanlı, çok yıllık bir kültür bitkisi.
  4. Zambakgiller familyasından, çiçekleri uçta şemsiye biçiminde olan, soğanlı, kandaki yüksek serum kolesterolü ve trigliserit seviyesiyle damar tıkanıklığı riskini azaltan etkiye sahip çok yıllık kültür bitkisi.
  5. (en)Garlic.
  6. (fr)Ail
  7. (la)Allium sativum

taste

  1. Tatmak, tadına bakmak, çeşnisine bakmak
  2. Denemek
  3. Tadı olmak
  4. Lezzet, tat, çeşni
  5. Tat alma duyusu
  6. Uyum
  7. Üslup
  8. Az miktarda şey
  9. Yudumluk, tadımlık miktar
  10. Hoşlanma, hazzetme, beğeni, zevk

taste blood

  1. Kokusunu almak
  2. Sezmek

of

  1. Sıkıntı, bezginlik, usanç, acı, yorgunluk vb. duyguları belirten bir söz
  2. (en)Ugh!.
  3. (en)In a general sense, from, or out from; proceeding from; belonging to; relating to; concerning; used in a variety of applications; as: Denoting that from which anything proceeds; indicating origin, source, descent, and the like; as, he is of a race of kings; he is of noble blood.
  4. (en)Denoting possession or ownership, or the relation of subject to attribute; as, the apartment of the consul: the power of the king; a man of courage; the gate of heaven.
  5. (en)Denoting the material of which anything is composed, or that which it contains; as, a throne of gold; a sword of steel; a wreath of mist; a cup of water.
  6. (en)Oil filters.
  7. (en)Denoting part of an aggregate or whole; belonging to a number or quantity mentioned; out of; from amongst; as, of this little he had some to spare; some of the mines were unproductive; most of the company.
  8. (en)Prep w dat , from, out of, of, away from, contrary to, by.
  9. (en)Denoting that by which a person or thing is actuated or impelled; also, the source of a purpose or action; as, they went of their own will; no body can move of itself; he did it of necessity.
  10. (en)Optional Form Source: US EPA.

garlic

  1. Sarımsak
  2. Sarımsaklı

Türetilmiş Kelimeler (bis)

tastetaste bloodtaste budtaste hairtaste poretastefultastefulnesstastelesstastelessnesstastertasttastamamtastas biçimli projektörtas delecek kalemtas dolusutas gibiofof a certain ageof a certain lengthof a certain qualityof a collapseof a deviceof a good familyof a hogof a kindof a moment agooo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın