son nefesini vermek ne demek?

  1. (en)Gasp one's life out.

son nefesini vermek üzere

  1. (en)At one's last gasp.

son

  1. Şimdiki zamana en yakın zamandan beri olan veya bu zamanda yapılmış, olmuş olan, ilk karşıtı
  2. En arkada bulunan.
  3. Artık ondan ötesi veya başkası olmayan
  4. Uç, sınır.
  5. Olanca
  6. Bir şeyin en arkadan gelen bölümü, bitimi, nihayet, akıbet.
  7. Olum.
  8. Etene.
  9. Etene.
  10. Bk. eş

vermek

  1. Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek
  2. Bırakmak veya bağışlamak
  3. Ondan bilmek, atfetmek
  4. Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek
  5. Döndürmek, çevirmek, yöneltmek
  6. Herhangi bir duruma yol açmak
  7. Eğlenceli toplantı düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak.
  8. Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek.
  9. Verilen karşılıkla bir kimseyi söylediğine veya yaptığına pişman etmek
  10. (en)Bring.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

son nefesini vermek üzeresonson adamson ağırlıkson anson and heirson andason anda çözüm bularak kurtulmakson anda kurtarışson anda yetişmekson antik komedyasoso amazed toso and soso asso as tonefesini kesmenefesini kesmeknefesini tutaraknefesini tutmanefesini tutmaknefesini tutmuşnefesini tutup beklemeknefesini uzun tutabilmenefesine güvenen borazancıbaşı olurnefesi çabuk kesilennefesi daralmaknefesi durmaknefesi kesilereknefesi kesilmenefesnefes açmanefes alamamanefes alamamaknefes alan kimse
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın