son damlasına kadar içmek ne demek?
Drink to the lees, drain to the dregs.
son
- Şimdiki zamana en yakın zamandan beri olan veya bu zamanda yapılmış, olmuş olan, ilk karşıtı
- En arkada bulunan.
- Artık ondan ötesi veya başkası olmayan
- Uç, sınır.
- Olanca
- Bir şeyin en arkadan gelen bölümü, bitimi, nihayet, akıbet.
- Olum.
- Etene.
- Etene.
- Bk. eş
son adam
- Futbolda savunmanın gerisinde görev yapan, önündeki savunma oyuncularını kontrol eden, yöneten, yardımcı ve serbest hareket edebilen savunma oyuncusu, libero.
kadar
- Ölçüsünde, derecesinde
- Büyüklüğünde, genişliğinde.
- Dek, değin
- Gibi
- Denli
- Süre belirten bir söz
- Miktarda, derecede
- Gösterme sıfatlarından biriyle bir sayıdan sonra geldiğinde kesinlikle belli olmayan bir niceliği belirten bir söz
As much as.
As far as.