seated ne demek?

  1. KişŸilik (araba), oturmuşŸ, oturaklı, kişŸilik

seater

  1. Oturaklı

seat

  1. Kokmak.
  2. Oturtmak, yerleştirmek, almak (salon), oturağını tamir etmek, oturma yerini onarmak, kıçını tamir etmek (pantolon), yerine oturtmak
  3. Oturulacak yer, iskemle, sandalye
  4. Insan kıçı
  5. Yer, mahal, mevki, kürsü
  6. Merkez, konut
  7. Meclis veya borsada üyelik hakkı
  8. Oturuş
  9. Mak

Türetilmiş Kelimeler (bis)

seaterseatseat beltseat belt emniyet kemeriseat in the house of commonsseat of governmentseasea accidentsea airsea anchorsea anemon
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın