pile on the agony ne demek?

  1. Abartmak, bire bin katmak

pile

  1. Yığmak, kümelemek
  2. (fizik) atom reaktörü.
  3. Emoroitler
  4. İpek kozası. İpek.
  5. Yığın, küme
  6. Istif etmek, stok yapmak, tepeleme doldurmak, stoklamak.
  7. Temel veya iskele yapımında kullanılan büyük kazık
  8. Kazık çakmak, kazık döşemek
  9. Kazıklara dayamak
  10. Tüy

pile bridge

  1. Kazıklı köprü

on

  1. Dokuzdan sonra gelen sayının adı.
  2. Bu sayıyı gösteren 10, X rakamlarının adı.
  3. Dokuzdan bir artık.
  4. Ketonları gösteren son ek, propanon (dimetil keton): 2-bütanon (etil metil keton) gibi.
  5. (en)-one.
  6. (en)Deca-.
  7. (en)In progress; proceeding; as, a game is on.
  8. (en)In operation or operational; 'left the oven on'; 'the switch is in the on position' planned or scheduled; 'the picnic is on, rain or shine'; 'we have nothing on for Friday night' indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?' in a state required for something to function or be effective; 'turn the lights on'; 'get a load on'.
  9. (en)With a forward motion; 'we drove along admiring the view'; 'the horse trotted along at a steady pace'; 'the circus traveled on to the next city'; 'move along'; 'march on'.
  10. (en)Indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?'.

the

  1. Belirli durumlarda isimden önce kullanılır
  2. O (tarif edatı, harfi tarif, belirtme sıfatı)
  3. Ne kadar, o kadar (mukayese sıfatlarından evvel)

Türetilmiş Kelimeler (bis)

pilepile bridgepile driverpile dwellingpile fabricpile inpile it onpile of clothpile onpile pilepilpil adıpil akici akimipil bataryasıpil bittionon a charge of murderon a daily basison a full stomachon a givenon a given dayon a knife edgeon a large scaleon a lineon a major scaleoo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın