oluş derecesi ne demek?

1. Incidence

incidence

1. İsabet, oran
2. Bir malın dolaylı olarak yansıyan vergi yükü
3. Tesadüf etme
4. Tekerrür oranı
5. Oluş derecesi
6. Etki alanı, etki
7. Rastlantı, tesadüf

oluş

1. Olma işi veya biçimi, vuku.
2. Bir durumdan öteki duruma geçiş.
3. Oluşma, teşekkül, tekevvün.
4. Meydana gelme, oluşma, varlık kazanma.
5. Being.
6. Existence.
7. Bring.
8. Genesis.
9. Formation.
10. Becoming.

oluş fiili

1. Bkz. Fiil.

derece

1. Bir süreç içindeki durumlardan her biri, basamak, aşama, rütbe, mertebe
2. Denli, kadar
3. Ölçü aletlerinin ölçeğinde belirtilmiş bulunan başlıca bölümlerden her biri.
4. Sıcaklıkölçer.
5. Bir çözeltinin yoğunluğunu ölçmede kullanılan birim.
6. Bir çemberin üç yüz altmışta birine eşit olan açı birimi.
7. Başarı gösterme.
8. Sıcaklık ölçeği birimi, suyun donma noktasını 0, kaynama noktasına 100 sayarak düzenlenen bölmelerin her biri.
9. Açı birimi; bir çemberin çevresi 360 eşit parçaya bölünürse bir parçayı özekten gören açı.
10. Bir denklemdeki terimlerin en yüksek üstlüsünün üst sayısı.

Türetilmiş Kelimeler (bis)