kıl payı ne demek?
- Çok az (kalmak). Hemen hemen, neredeyse
Paldır küldür öfkesi ve taşkın heyecanıyla ortalığı duman etmesine böyle bazen kıl payı kalıyordu.
H. Taner - Son anda.
Emirgan iskelesinin oralarda, ansızın sollayan serseri bir kamyondan kıl payı kurtuldu.
A. İlhan Within an ace of.
Narrowly.
By a nose.
kıl payı kadar ara
Hair's breadth.
kıl payı kazanmak
Nose out.
pay
- Birden fazla kişi arasında bölüşülmüş bir bütünden, bu kişilerin her birine düşen bölüm, hisse.
- Eşit bölüm.
- Bayağı kesirlerden birinin eşit parçalardan kaç tane alındığını gösteren sayı: paydanın üstüne yazılarak yatık bir çizgi ile ondan ayrılır.
- Ayak
Apportionment.
Hence, figuratively: To compensate justly; to requite according to merit; to reward; to punish; to retort or retaliate upon.
To discharge, as a debt, demand, or obligation, by giving or doing what is due or required; to deliver the amount or value of to the person to whom it is owing; to discharge a debt by delivering.
To discharge or fulfill, as a duy; to perform or render duty, as that which has been promised.
To give or offer, without an implied obligation; as, to pay attention; to pay a visit.
To give a recompense; to make payment, requital, or satisfaction; to discharge a debt.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kıl payı kadar arakıl payı kazanmakkıl payı kurtulmakıl payı kurtulmakkıl payı mesafekıl payı yenmekkılkıl almakıl bitikıl burunkıl cetvelkıl çadırkıl dikici kaslarıkıl dökücükıl dökücü ilaçkıl dökülmesikıbabkıbahkıbalkıbbkıbbepayı olmakpayın küçük bölümüpayına düşeni yapmakpayına düşmekpayından fazlasını almakpayını almakpaypay bırakmakpay a bribe topay a complimentpay a premium for