high pressure ne demek?

  1. Yüksek basınçlı
  2. Kararlı, azimli
  3. Güçlü, dinamik
  4. Zorlayıcı, enerjik

yüksek

  1. Altı ile üstü arasındaki uzaklık çok olan
  2. Belirli bir yere göre daha yukarıda bulunan
  3. Güçlü, etkili, şiddetli.
  4. Derece veya makamı bakımından üstün.
  5. Normal değerlerin üstünde olan, çok
  6. Erdemli, faziletli.
  7. Toplum içinde para, ün vb. bakımından üstünlüğü olan.
  8. Yukarıda, üst tarafta olan yer
  9. (en)Elevated.
  10. (en)Exalted.

high pressure area

  1. Yüksek basınç alanı

high pressure engine

  1. Yüksek basınçlı makine

pressure

  1. Baskı yapmak, zorlamak
  2. Baskı, tazyik, basınç
  3. Hücum
  4. Basınç kuvveti
  5. Basınç uygulamak, baskılamak

Türetilmiş Kelimeler (bis)

high pressure areahigh pressure enginehigh pressure gaskethigh pressure locomotivehigh pressure lubricationhigh pressure regionhigh pressure steamhigh pressure suithigh pressure tyrehigh pressure weatherhighhigh accuracyhigh algebrahigh alloy steelhigh altitudehigh altitude aircrafthigh altitude bombinghigh altitude diseasehigh altitude enginehigh altitude flighthigglehiggledy piggledyhiggledypiggledyhigglerhigglingpressurepressure airpressure atrophypressure broadeningpressure bulkheadpressure cabinpressure castingpressure cookerpressure diverticulumpressure droppresspress a chargepress agencypress agentpress association
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın