hasten ne demek?

  1. Acele ettirmek
  2. Acele etmek
  3. Sıkıştırmak
  4. Telaşlandırmak
  5. Hız vermek
  6. Hızlandırmak
  7. İki ayağını bir pabuca sokmak

acele

  1. Çabuk, çabukluk
  2. Çabuk davranma gerekliliği
  3. Hızlı yapılan, tez, ivedi
  4. Vakit geçirmeden, tez olarak
  5. Çabuk davranma, ivecenlik.
  6. Bir işi çabuk yapmaya ve çabuk bitirmeye çalışma, ivedilik.
  7. (en)Hasty.
  8. (en)Urgent.
  9. (en)Hurried.
  10. (en)Hurry-up.

hasten death

  1. Ölümü hızlandırmak, ölümün daha erken gerçekleşŸmesini sağŸlamak

hastener

  1. Hızlandırıcı , hızlandıran kişŸi veya şŸey, hareketlendirici

Türetilmiş Kelimeler (bis)

hasten deathhastenerhasteninghastehaste awayhaste makes wastehaste makes waste.haste urgenthasthastahasta bakıcıhasta bakıcılıkhasta başında yapılanhashas a bee in his bonnethas a belly fullhas a big mouthhas a bone to pick with
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın