hammer blow ne demek?

  1. Çekiç darbesi

çekiç

  1. Çivi çakma, madenleri dövme vb. işlerde kullanılan saplı bir el aleti.
  2. Yaklaşık 1,20 m uzunluğundaki madenî tele bağlı ve ağırlığı 7,257 kg olan gülle.
  3. Orta kulakta üç kemik zincirinden oluşan zincirin ilki
  4. Tokmak, sap ile tutaktan oluşan, 7.257 kg. ağırlığında, 117. 5 cm. -121. 5 cm. (tutağın içinden ölçüldüğünde) uzunluğunda atma aracı.
  5. Bk. çekiç
  6. Bir sap ve ucuna takılmış metal bir ağırlıkla yapılmış, güçlü vuruş sağlayan aygıt.
  7. (en)Shaft.
  8. (en)Malleus.
  9. (en)Striker.
  10. (en)Forge hammer.

hammer an idea into ones head

  1. Birinin kafasına bir fikir sokmak, bir fikri tekrar tekrar söylemek (Yazılışı: hammer an idea into one's head)

hammer and nail

  1. Çekiç ve Çivi

blow

  1. Darbe, vuruş
  2. Üflemek, esmek.
  3. Hamle, saldırı
  4. Ani gelen bela, felaket
  5. Esmek, körüklemek, üflemek, uçurmak, yelpazelemek; çalmak, soluk soluğa kalmak, solumak; su fışkırtmak (balina), fışkırmak, patlamak; atmak (sigorta); çarçur etmek (Argo), kaçırmak (fırsat), kaçmak; çiçek açmak, çiçeklenmek; küfretmek, kahretmek
  6. Rüzgar, şiddetli esinti
  7. Dili övünme, yüksekten atma
  8. (argo) parayı savurmak, bol bol harcamak, çarçur etmek
  9. Üflemek
  10. Rüzgara kapılmak, rüzgarla sürüklenmek

Türetilmiş Kelimeler (bis)

hammer an idea into ones headhammer and nailhammer and sicklehammer and tongshammer athammerhammer awayhammer drillhammer facehammer gunhammehamme i cerebhammhamma yakışmayanhammadhammaddehammadde stoğublowblow a fuseblow a kissblow a raspberryblow aboutblow awayblow away the cobwebsblow byblow by blowblow downbloatbloat linebloat outbloat upbloated
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın