göz gözü görmemek ne demek?
- Sis, duman, toz gibi nedenlerle ya da karanlıkta hiçbir şey görülememek.
Tezek dumanında göz gözü görmez.
Nazım Hikmet
göz
- Görme organı.
- Bazı deyimlerde, görme ve bakma.
- İyi veya kötü nitelikler, tutkular, duygular anlatan bakış.
- Bakış, görüş.
- Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak
- Delik, boşluk
- Çekmece.
- Terazi kefesi.
- Bk. ada.
- Kartlar üzerinde açılan ve içerisine mikrofilm parçası geçirilen delik.
göz abdüksiyonu
Abtorsion
göz
- Görme organı.
- Bazı deyimlerde, görme ve bakma.
- İyi veya kötü nitelikler, tutkular, duygular anlatan bakış.
- Bakış, görüş.
- Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak
- Delik, boşluk
- Çekmece.
- Terazi kefesi.
- Bk. ada.
- Kartlar üzerinde açılan ve içerisine mikrofilm parçası geçirilen delik.
görmemek
(neg. form of görmek) see, observe, spot, view, catch sight of, get sight of, consider, wake to, waken, sight, see into, behold, experience, espy.