demet bölücü ne demek?
Beam splitter
beam
- Işın
 - Yaymak, saçmak (ışık).
 - Yayın yapmak.
 - Gözleri parlamak, gözlerinin içi gülmek
 - Işımak, ışık saçmak, parlamak.
 - Kiriş, hatıl, putrel
 - Direk, mertek
 - Terazi kolu
 - Araba veya saban oku
 - Yüzü sevinçle parlamak
 
demet
- Bir atomun parçalanmasından doğan elektriklenmiş taneciklerin yörüngelerinden oluşan ışık topluluğu.
 - Üstün yapılı bitkilerde öz suların akmasına yarayan, bitkiye desteklik eden damarlı veya lifli kordon.
 - Uzunlamasına birbirine bitişik olarak bir arada bulunan sinir ve kas telleri topluluğu.
 - Bağlanarak oluşturulmuş deste, bağlam.
 - Bitki veya çiçek destesi.
 - Koşut doğrultuda yayılan ışın kümesi.
 - Belirli bir yönde yol alan ışınım; özellikle ışındemeti ya da elektrondemeti.
 - Kesim sıraları bozulmadan bir araya bağlanmış kaplama yaprakları.
 - Bk. demet
 - Bağlanarak oluşturulmuş deste.
 
demet açıklığı
Aperture of the beam
bölücü
- Bir siyasi partinin birliğini parçalamayı, bozmayı amaç edinen kimse.
 - Bölme işini yapan, bölen.
 - Bir topluluğu, birliği parçalama, bölme amacında olan, fesatçı, münafık
 
Factious.
Schismatic.
Schismatical.
Factionist.
Divisive.
Dividing.
Divider.
