can hardly make ends meet ne demek?

  1. Her ay faturalarını nadiren öder, gerçekten gücü fazla yetmez

can

  1. Yakın dost, çok sevilen arkadaş.
  2. Yardımcı (could) -ebil-, yapmak imkanı olmak. (Can fiilinin gelecek zamanı yoktur, yerine will be able to kullanılır.)
  3. İnsan ve hayvanlarda yaşamayı sağlayan ve ölümle vücuttan ayrılan madde dışı varlık.
  4. Bektaşilik ve Mevlevilikte tarikat kardeşi.
  5. Çok içten, sevimli, sevilen, şirin.
  6. İnsanın kendi varlığı, özü.
  7. Yaşama, hayat.
  8. Güç, dirilik.
  9. Kişi, birey.
  10. Gönül.

can acısı

  1. Vücudun herhangi bir yerinde duyulan şiddetli acı
  2. (en)Acute pain.

hardly

  1. Zorlukla, güç bela
  2. Hemen hemen hiç
  3. Neredeyse hiç
  4. Sertçe, acımasızca
  5. Az bir olasılıkla
  6. Zorla, ancak

make

  1. Elde etmek
  2. Kazanmak
  3. Varmak
  4. Ilişki kurmak
  5. (yol)almak
  6. Zorlamak, mecbur etmek, yaptırmak
  7. Anlamak, anlam çıkarmak
  8. Etmek, tutmak
  9. Yetişmek
  10. Yapmak

Türetilmiş Kelimeler (bis)

cancan acısıcan afford tocan alacak noktacan alıcıcan alıcı bölümcan alıcı noktacan alıcı noktadancan alıcı noktaya dokunmakcan alıcılıkcaca 125ca 15 3ca 19 9ca açıklamasıhardlyhardly enough summarizehardly everhardly more thanhardly to have time to breathehardly visiblehardly worth ones salthardlinehardlinerhardhard and fasthard and fast rulehard as ironhard bargainharhar gürhar harhar hurhar vurup harman savurmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın