boyacı ne demek?

  1. Boya satan kimse.
  2. Boyama işini, boyacılığı meslek edinen kimse

    Sallıyor boyacı çocuğu fırçasını.

    S. F. Abasıyanık
  3. Boya satılan dükkân

    Ben elimde bir gazete ile boyacıda oturuyordum.

    P. Safa
  4. Bezemleri boyayan kimse.
  5. (en)Painter, scenic artist.
  6. (en)Painter.
  7. (en)Dyer.
  8. (en)Dipper.
  9. (en)Shoe black.
  10. (en)Shoeblack.
  11. (en)Bootblack.
  12. (en)Shoeshine boy ayakkabı boyacısı.
  13. (en)Housepainter.
  14. (en)Dealer in paints.
  15. (en)Shoeshine boy.
  16. (al)Anstreicher, Dekorationsmaler, Kunstmaler, Prospektmaler, Maler
  17. (fr)Peintre (en décor), artiste-peintre-décorateur

boya

  1. Renk vermek, dış etkilerden korumak için eşyanın üzerine sürülen veya içine katılan renkli madde
  2. Resim yapmak için kullanılan kuru, sulu veya yağlı boya.
  3. Renk
  4. Aldatıcı görünüş.
  5. Yazmak için kullanılan mürekkep.
  6. (Resim) Başka cisimlerin yüzeyinde renkli bir katman oluşturmada kullanılan özdek. a. bk.boyayıcıboyalar.
  7. Nesnelere renk vermek ya da onları dış etkilerden korumak için kullanılan renkli özdek.
  8. (en)Coloring.
  9. (en)Colouring.
  10. (en)Paint.

boyacı küpü

  1. Bir işin kolaylıkla ve çabucak yapılamayacağını anlatan boyacı küpü mü bu? boyacı küpü değil ki (hemen daldırıp çıkarasın) vb. deyimlerde kullanılan bir söz

boyacı küpüne girmiş gibi

  1. Çok boyalı kadın.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

boyacı küpüboyacı küpüne girmiş gibiboyacı papatyasıboyacı sandığıboyacı üzümüboyacıbiçimlendirboyacılıkboyaboya ağacıboya atölyesiboya banyosuboya bazıboyboy abdestiboy aptestiboy atmakboy ayırıcı
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın