beraat ne demek?

  1. Aklanma
  2. Suçsuzluğu anlaşılmış olma hali.
  3. Kurtuluş.
  4. İyimserlik, olgunluk, güzellik.
  5. Fazilet, meziyet.
  6. Haşmet, metanet. İlim ve şecaatta, güzel vasıflarda emsalinden üstünlük. Hüsn ve cemalde tam olmak,emsalinden üstün olmak. (Osmanlıca'da yazılışı: berâat)
  7. (en)Acquittal.
  8. (en)Dismissal.
  9. (en)Exoneration.

aklanma

  1. Temize çıkma, keraat
  2. Aklanmak işi.
  3. Sanığın yargılama sonunda, kendisinin üstüne atılan suçu işlemediği, sanığın başka bir kimse olduğu, eylemin yasaya göre suç sayılmadığı anlaşılması.
  4. (en)Acquittal.
  5. (en)Exculpation
  6. (en)Quittance
  7. (en)Absolution
  8. (fr)Acquittement

beraat etmek

  1. Aklanmak, temize çıkmak.
  2. (en)To be acquitted.
  3. (en)To prove innocent / not guilty.
  4. (en)To beat the rap.

beraat ettirmek

  1. (en)Acquit.
  2. (en)Exonerate.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

beraat etmekberaat ettirmekberaatı zimmetberaatı zimmet asıldırberaati istihlalberaatizimmetberaatizimmet asıldırberaatül istihlalberaaberaberber mucib i talepber vechber vech i bala
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın