basic feed ne demek?
- Temel yem
temel
- Bir yapının toprak altında kalan ve yapıya dayanak olan duvar, taban vb. bölümlerinin tümü
- Bu bölümleri yapmak için kazılan çukur.
- En önemli, belli başlı, ana, esas, asıl, baz
- Bir şeyin gelişimi için gereken ilk ögeler
- Bir nota için kaynak alınabilecek en pes perdeli ses.
- (Genel anlamda) Bir şeyin üzerindetemellendiği, kurulduğu şey (bir evintemeli, bir kurumuntemeli vb.).
- Tinsel nitelikte bir şeyin varsaydığı ve kendisine dayandığı ilke. (Ma tematiğintemeli, hukukuntemeli, eğitimintemeli, ahlâkıntemeli vb. Ahlâkıntemeli, bir ahlâk öğretisinde, ahlaksal doğruların kendisinden çıkarıldığı ilkedir; (ör. Epikuros'un ahlâk felsefesinde bu ilke haz'dır).
- Bütün bir bilgiler bağlamının kendisinden çıkarılabildiği en genel ve en yalın önerme; en genel önermelerden ve en genel düşüncelerden kurulmuş bir dizge. (Ör. Tümevarımıntemeli, kendisinden biçimsel olarak olaylardan yasalara geçme hakkının çıkarılabileceği bir ilkedir.)
- Bir şeyin gelişimi için ilk ögeler.
- En önemli, belli başlı, ana, esas.
basic feasible solution
- Temel olurlu çözüm
basic facilities
- Altyapı
feed
- Beslemek
- Geçindirmek
- Yemek yemek
- Otlatmak, otlamak
- İhtiyacını temin etmek
- Yiyecek, gıda
- Yedirmek, yiyeceğini vermek
- Bakmak, beslenmek
- Besleme, işlenecek malzemeyi makinaya verme
- Bu malzemeyi makinaya veren cihaz
Türetilmiş Kelimeler (bis)
basic feasible solutionbasic facilitiesbasic fluxbasic frequencybasic fundamentalbasic accounting assumptionsbasic allowance for subsistancebasic amino acidsbasic aminoacidsbasic anhydridebasicbasic anxietybasic arabicbasic army lawbasic assumptionbasibasi enbiyabasiabasbasbas artışbas ayaribas baritonfeedfeed a coldfeed a meterfeed additivefeed additive concentratefeed additivesfeed backfeed back etkifeed back inhibitionfeed back mechanismfeefee chargingfee descriptionfee faw fumfee for the night